28 Kasım 2010 Pazar

odamız


duvarlarını süsledik yaptıklarımızı da duvara yapıştıruyoruz... oğlumun sanat bahçesi... insan yaptıkça daha güzel şeyler çıkıyor ortaya ben de çok keyif alıyorum.. arabalarla oynamaktan nefret ediyorum erkeklerin dünyası çok farklı araba inşaat kule itiş boğuş güreş..... ama akınla hamur oynarken resim yaparken bişeyler yapıştırırken kitap okurken gayet güzel herşey...
fikir olsun hatıra olsun diye koyuyoruz..

bu yaprakları yollardan topladık sonra ne yapsak diye düşünürken yaprak adam yapmaya karar verdik... çok zevkliydi... sonbaharda buralar çok güzel kırmızı sarı yeşilimsi yapraklar dolu tüm baheçeler.. üzerinde çıtır çıtır zıplayıp gezindik akın yuvarlandı ben yuvarlanamadım ama zıpladım.. sonra topladık biraz yaprak adam yaptık


meraklı miniğin içinden çıkan yapışkenlı etiketlerden çiftlik evi yaptık bulutlar bana ait sadece gerisi akının...


güneş batıyor dağın ardında.. akşam olmuş yıldızlar çıkmış akın da sepetine kayan yıldızları topluyormuş..elinde karannlık olduğu için el feneri varmış arabanın da ışığı yanıyormuş.. çocuklar parkta oynayabilsin diye de sokak lambası yanıyormuş sallanan ve kayan çocuklar varmış bir de kum havuzu..köşede adı yazıyor AKI yazıyor n yı yapamıyor henüz.. ben öğretme taraftarı değilim beni taklit ederek yazdı

bu da makarna kafalarımız şu güzel düz saçlı olan akın.. diğeri oşman... osman dişlerini fırçalamamış dişleri çürümüş bi de boynunu sinekler ısırmış


bu da kardanadam... çok seviyorum kardanadamı...
duvarda bi de saat var onu ayrıca çekmeyi unutmuşum.. o da çok güzel sayıları yapıştırdık sıra ile.. sonra ortasına raptiye.. arkasını tutunca raptiye batmasın diye kalın bir kağıt yapıştırdım arkasına..


bugün akına masa almaya gittik yolda arabamız bozuldu bi şekilde imece usulu oldu bişeyler ama canımız da çıktı.. uyku varki kaçtı akın vızırdadı gündüz uyumayınca yoruluyor ne yaptığını bilmiyor.. sonra odada aldım ayağıma sallıyorum anne uykum kaçtı dedi ben de havada şöyle avucumla uykuyu tutar gibi yaptım hıııı sen ne kaçıyorsun bakayım diyip akının gözlerinden aşağı koydum.. sonra salladım 1 2 kere esnemeye başladı.. aaa anne bak uykumla esneme arkadaş olmuşlar dedi.. 5 dakikada sızdı...ben de bu destansı yazıyı hazırladım... zaman yok.... şimdi bi türk kahvesi yapacağım ...

karışık fotoğraflarımız...


dedemin ameliyatından bir kaç gün önce anneannemin tepesine çıkarken... ben çok severim boğuşmayı..judo öğretti babam...onu uyguluyorum



bu da arkadaşım beşte... ço0k seviyorum ben beşteyi..
onlara gittiğimizde ikimizin de aynı anda çişi gelmiştide....




İŞTAMBULDA piknik yapmıştık sulu parkta o fotoğraflar... babamın kucağında uyuma numarası yapıyorum... o GIDIKLAyarak uyandırıyor...



kardeşim inciyi kucağımda tutabiliyorum aytık.. biraz ayır ama... bacakları benim kadarmış... tombuul tombull




burada da dün erdem egelere gitmiştik beşte de bize gelmişti..paşta yiyoruz..

25 Kasım 2010 Perşembe

annemin akşam konseri vardı dedem haşta olduğu için gidemedi biz anneannemle gittik annem şarkı söylerken ben de alkışladım bi de oynadım sonra koşmak istedim ama anneannem izin vermedi... ben de sinirlendim


akın bu ara hırçın biraz neden bilemiyorum şiddet içerikli bir çocuk değil ama kızdığı zaman vurup tekmeliyor normal mi bilemiyorum acaba bu bir buçuk yıllık bir süreç mi yoksa erkek çocuklar mı böyle hareketli hırslı oluyor...

zeynep çölyak değilmiş şimdi haber geldi sonuç negatif çıkmış kaç zamandır bekliyorduk... çok şükür rabbime..


ben hAvai fişekleri çok severim çünkü onlar her zaman patlıyor uzaklarda da patlıyor yakınlarda da dedi akın şimdi....

o lar çok güzelmiş aynı tekerlek gibi... anaokulu dergisi okuyoruz bi yandan... bi de baba ile kameralı gorusme yapıyoruz çocuğum melake oldu bi anda sevinçten.. Allahım bizi kavuştur artık..

21 Kasım 2010 Pazar

bayramdan ardakalan..



gittiğimiz piknik... balkonda balık sefamız...




inci kardeşimi çok seviyorum ama çok da kıskanıyorum.. annemin kucağında ki fotoda dilime bakın..ben kedileri çok severim ya o yüzden için kedi gibi yalanmışım



yol

ağlaya ağlaya geldik kavabike.. ilk başta ağlamadım otobüste gittikçe sinirim bozuldu yorgunluk babasızlık derken annemin canına okudum istemeden.. .sonra sızıp kalmışım... üzgünüz hepimizde... az kaldı diyoruz ama ocak son... ocakta bir değişiklik olmazsa bu işe bir son vercekler... bıktık artık gidip gelmeekten... ben babasızlıktan... iyi geceler..

18 Kasım 2010 Perşembe

babamla uşta olduk kapı yaptık ben babama yardım ettim alıveşe(alışveriş) gittik... kapı alıp taktık ben de büyüyünce babam gibi uşta olacam dedim.. benim dedemde babam da uşta... babam dedi ki benim oğlumun adı da mahmut babamın adı da mahmut ben mahmutları çok severim dedi... babam galiba mahmut dedemi özlemiş..yazın mezarlığa gittik ben anneme dedim ki anne dedem neden ormanda yaşıyor bana galiba bir cevap vermedi net... babacığım üzülme ben varım senin yanında.. mahmut akın... sen çok sigara içme de beni bırakıp gitme dedem gibi... yütfen baba yütfenn babacım seni çok seviyorum benim aşlan babam

17 Kasım 2010 Çarşamba

bol bol oyun.. bol bol öskürük... bol bol annem babam... evdeyiz bu bayram.. çatı katı evimizi tamir ettik.. şimdi annemle bir şehir kurduk arabalar dumanlı fabrıka benim okulum annemin okulu dedemin anneannemin evi trabzon anamuy hepsi var çok güzel bir şehir...

16 Kasım 2010 Salı

bayram

evimizdeyiz... odaların yerlerini değiştirdik... ammen temizlik yaptı..dün de pikniğe gittik.. bugün bayram..ama herkesten uzaktayız.. babam ben annem imci ve gülşah kahvaltı yaptık... şimdi kuşum KATAN a yem vermeye gittik çatı katı evimize...
babamın sınırlarını test ettim beni seviyor mu diye.. seviyor... ağladım ittim onu git dedim yine de sevdi beni ben de atladım kucağına sarıldım oynadım onunla... benle oyun oynamadığında üzülüyorum çünkü... bugün bayram benim bayramım... çünkü 2007 de kurban bayramının 3.günü doğmuşum ben...

10 Kasım 2010 Çarşamba

evimize gitmemize az kaldı.. cuma günü televozslu otobüsle gidiyoruz yeni iştambulumuza..annem çok çalışıyor çok bunalmış artık eve gitmek için can atıyormuş.. nasıl atılıyor bilmiyorum ben de atarım böyle top gibi... bi de kafayı yedi dedi geçen ardanın annesi bizde aldık kafamızı tutup yer gibi yaptık çok hoşumuza gitti kafayı yemek...

4 Kasım 2010 Perşembe

sürekli bacak ellemek istiyor saviyor yanaklarını bacaklarıma ve başka kşm varsa yakın bulduğu o kişinin bacaklarına koyuyor... giyinirken denk gelmişsek aaaaaaaa bacakkkk diye sarılıyor.. birşey demiyoruz geçecek elbet iki yaşını geçene kadar emdiği halde ara sıra elini koynuma sokuyor.. yine ses çıkarmıyorum.. ben de onun bacaklarını seviyorum memelerini seviyorum normal karşılayalım diye.. işte öyle..
hamurları renk renk bırbırıne yapıştırmış sabah bu bir hayita anne dedi.. mavi hamur deniz sarı günes diğer renklerde de anneannesinin ve bizim evimiz varmış... düşünce şekli çok hoşuma gitti haritası... hafta sonu yeni doğan kuzenini ziyerete gideceğiz biraz gecikmeli de olsa... sonra da istanbula..evimize.. annem oğlum sen kal yanımda annen gitsin ben seni özlerim dedi..olmassz anneanne babam beni bekliyor o da üzülür dedi sonra da sen de gel ama sen birazssdan gel önce ben gideyim dedi... annem de çocuk bile evinde kafasını dinlemek istiyor dedi..

3 Kasım 2010 Çarşamba

anneannem beni uyutmak istiyordu ama anneanne ben uyursam oyuncaklarımla kim oynayacak dedim o da tamam oğlum uyutmam o zaman dedi...